vehhabi, mutezile ve cebriye gibi mezheblerde ehl-i sünnet ve cemaatin itikadi görüşlerine zıd olarak bazı mevzularda ifrat yada tefrit sözkonusudur muyezile mezhebinin bir çok meselede ifrat itikadları olduğu gibi en ehemmiyetli vartası kader mevzuunda aklı ve insanın cüz-i iradesini hakim kabul etmesi ve büyük günah işleyen bir müslümanın kafir olarak dinden çıkmasını itikad etmeleridir mesela mutezile mezhebine göre kader bahsinde trafik kazası geçirerek ölen bir şahıs o arabaya binmeseidi ölmeyecekti der cebriye mezhebide bunun aksine olarak tefrit edip o arabaya binsede binmesede öleceki der ehli sünnet ikisinide ifrat ve tefrit sayar kabul etmez bizce meçhul der hem mutezile mezhebine göre bir müslüman zina etse kafir olur dinden çıkar ehl-i sünnet görüşüne göre günahkar olur dinden çıkmaz
hem vahhabilik mezhebininde bazı hak noktaları olmakla beraber bazı mevzularda ehl-i sünnet vel cemaatten farklı bir itikada sahiptirler vahhabilik bir nevi islam sosyalizmidir nasılki sosyalistler meydana çıktıkları zaman dedilerki herkes eşit olsun kimsenin kimseye bir üstünlüğü olmasın insanlar arasındaki bazı tabakaları kaldırdılar. insanın külliliğini unutarak herkesin farklı istidat ve kaabiliyetler taşıdığını ve ancak hukukta herkesin eşit olabileceğini düşünmeyerek dünyayı fesada verdiler ve ektikleri tohumlarda kominizmin teşekkülüne meydan verdi ve komünistlikdende anarşistlik türedi aynen öylede şimdi vahhabilerin davasınında buna benzer yanları var yani onlara göre islamiyette peygamberler dahil evliya ve asfiya dahil herkes eşittir keşif ve keramet yoktur evliyalık yoktur kabirlere ve bu kabirlerde yatan şahıslara hürmet etmek şirktir diyerek çok büyük zatın faziletini inkar ediyorlar ve kabirlerini tahrib ediyorlar Bediüzzamanın tabiriyle ehli sünnet ve cemaatın büyük zatlar ve kabirler hakkındaki ifratına mukabil vahhabiler tefrid ediyorlar irrad ve tefrid ikiside caiz değildir
bu saydığınız dört mezhebin haricinde bazı mezheblerin bazı mesailleri hak olabillir fakat ekserisi ifrat ve tefrittedirler...