sitem sitem |
|
| Thomas İncili | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
sitem
| Konu: Geri: Thomas İncili 26.01.10 2:40 | |
| THOMAS' IN İNCİLİ
Mısır'ın Naghamadi Bölgesi'nde 1945 senelerinde bulunan ce 1952 senesinde Mısır Arkeoloji Müzesi tarafından açıklanan İncil.Metin: (1) Ve O dedi : Bu sözlerin yorumunu bulan ölümü tatmayacak. (2) İsa dedi : Arayan, bulana kadar aramayı bırakmasın ve bulunca şaşıracak ve şaşkınlıkta kalarak hayran olacak, ve her şeyüstünde hüküm sürecek. (3) İsa dedi : Eğer size yol gösterenler işte, Melekût göktedir, derlerse o zaman, göğün kuşları önünüzde gidecek eğer Melekût denizdedir, derlerse o zaman balıklar önünüzde gidecektir. Fakat Melekût hem içinizdedir ve hem dışınızdadır. Kendi kendinizi bilince, o zaman bilineceksiniz, ve siz Diri Baba' nın oğulları olduğunuzu bileceksiniz. Lâkin kendinizi bilemezseniz, o zaman fakirliktesiniz (yoksulluktasınız) ve bu fakirlik sizsiniz. (4). İsa dedi : Yaşlı adam hayatı sırasında yedi günlük bir sabî'ye hayatın yeri hakkında sormakta gecikmeyecek, ve o adam yaşayacak çünkü birincilerin çoğu sonucu olacak ve Bir olacaklar. (5) İsa dedi : Yüzün önünde olanı bil ve sana gizli olanın üstü açılacaktır; Zira ortaya çıkmayacak saklı bir şey yoktur. (6) Şakirtler sordular ve O' na : Oruç tutmamızı ister misin? Nasıl dua edelim? Sadakayı nasıl verelim? Ve yiyecekte neyi gözetelim, dediler. İsa dedi : Yalan söylemeyin, istemeyeceğinizi (yadsıyacağınızı) yapmayın, -la ikrahe fiyd diyn- zira her şey göğün karşısında açıktır. Doğrusu ortaya çıkmayacak gizli ve örtüsü açılmadan kalacak olan keşfedilecek hiç bir şey yoktur. (7) İsa dedi : İnsanın yiyeceği o aslana ne mutlu, ve aslan insan olacaktır; ve aslanın yiyeceği insan kirdir, ve aslan insan olacaktır. (8) Ve İsa dedi : İnsan tedbirli bir balıkçıya benzer ağrını denize atan; ve onu küçük balıklarla dolu denizen çeker. Onlar arasında, tedbirli balıkçı iri ve iyi bir balık buldu. Küçük balıkların hepsini denize attı, zahmetsiz iri balığı seçti. İşitmek için kulakları olan işitsin. (9) İsa dedi: İşte ekinci çıktı (tohum ekmeye). (Taneleri) avucuna doldurdu ve serpti. Gerçekte birkaç tanesi yola düştü; kuşlar gelip onları gagaladılar. Bazıları kayalık yere düştüler ve ne kök saldılar toprağa ne de göğe doğru başak sürdüler. Ve (daha) başkaları tohumu boğan (dikeni) çalılara düştüler, ve kurt onları yedi. Ve öbürleri de doğru iyi meyve veren iyi toprağa düştüler; mahsülü altmış nispetinde ve yüz yirmi nispetinde oldu. (10) İsa dedi : Dünyaya bir ateş attım ve işte onu sarıncaya kadar koruyacağım. | |
| | | sitem
| Konu: Geri: Thomas İncili 26.01.10 2:40 | |
| (11) İsa dedi : Bu gök geçecek, ve onun üstünde olan da geçecek, ve ölü olanlar yaşamazlar, ve diriler de ölmeyecekler. Ölü olanı yediğiniz günler diriden yiyordunuz. Nur içinde olduğunuz zaman ne yaparsınız? Siz Bir iken ikiyi yaptınız (hâsıl ettiniz) ama iki olarak ne yapacaksınız?
(12) Şakirtleri İsa' ya dediler : Biliyorsunuz ki, sen bizi terk edeceksin; üzerimizde büyük kim olacak? İsa onlara dedi : Bulunduğunuz noktadan âdil Yakûp' a doğru gideceksiniz: Göğün ve yerin olan O'na intikal eder.
(13) İsa şakirtlerine dedi : Mukayese edin beni, söyleyin kime benziyorum? Simun-Petrus O' na dedi : Sen âdil bir meleğe benziyorsun. Matta O' na dedi : Bilge bir filozofa benziyorsun. Thomas O' na dedi : Muallim, ağzım asla kabul etmeyecek kime benzediğini söylemeyi. İsa : Senin muallimin değilim, zira, kendi ölçtüğüm kaynayan kaynaktan içtin sen, kendi kendini sarhoş ettin, dedi. Ve İsa onu tuttu kendine çekti ve ona üç kelime, dedi. İmdi, Thomas arkadaşlarına döndüğünde arkadaşları ona sordular : İsa sana ne dedi? Thomas onlara : Eğer bana dediklerinden birini size söylesem bir taş alır, bana atarsınız; ve o zaman, taşlardan bir ateş çıkar ve sizleri yakardı.
(14) İsa onlara dedi : Eğer oruç tutarsanız, kendiniz için bir hata'ya sebep olacaksınız, ve eğer dua ederseniz, mahkûm olacaksınız, ve eğer sadaka verecekseniz, ruhlarınıza zarar vereceksiniz;
ve eğer herhangi bir memlekete giderseniz ve etrafı dolaşırsanız ve eğer sizi kabul ederlerse, önünüzde konulanları yiyiniz, aralarında hasta olanları iyi ediniz. Zira ağzınıza girecek olan sizi kirletmeyecek, ama ağzınızdan çıkacak olan, (işte) sizi kirletecek olan odur.
(15) İsa dedi : Kadından doğmamış Olan' ı gördüğünüz zaman yüzüstü yere kapanın (secde edin), ve O' na tapın (perestiş edin) : Baba'nız O'dur.
(16) İsa dedi : Belki insanlar sanıyorlar ki ben yeryüzüne selâmet getirmeye geldim, ve onlar bilmiyorlar ki yeryüzüne ayrılık getirmeye geldim, ateş, kılıç, savaş Zira bir evde beş (kişi) olacak üç ikiye, ve ikisi üçe karşı, baba oğula, ve oğul babaya karşı olacak, ve onlar ayakta, münzevi olacaklar.
(17) İsa dedi : Size gözün görmediği, kulağın işitmediği, elin dokunmadığını, ve insanın yüreğine girmeyeni vereceğim.
(18) Şakirtleri İsa' ya dediler : Sonunuz nasıl olacak söyle bize? İsa dedi : Sonu aradığınıza göre başlangıçın perdesini mi açtınız? Çünkü başlangıç nerede ise, son orada olacak. Mesut o kimsedir ki başlangıçta duracak ve sonu bilecek ve ölümü tatmayacak.
(19) İsa dedi : Mesut o kimsedir ki var idi, var olmadan önce. Benim şakirtlerim olursanız ve sözlerimi işitirseniz bu taşlar size hizmet edecektir. Cennet'te gerçekten beş ağaça sahipsiniz, ne yazın, ne kışın sallanmayan ve yaprakları dökülmeyen. Onları tanıyan kimse ölümü tatmayacaktır.
(20) Şakirtleri İsa' ya dediler : Göklerin Melekûtu kime benzer, söyle bize. Onlara dedi : Bir hardal tanesine benzer, O bütün tohumların en küçüğü; ama o işlemiş toprağa düşünce, göklerin kuşları için bir sığınak olan büyük bir sürgün verir. | |
| | | sitem
| Konu: Geri: Thomas İncili 26.01.10 2:41 | |
| (21) Mariam İsa' ya dedi : Şakirtlerin kime benziyorlar? İsa dedi : Kendilerinin olmayan bir tarlaya oturmuş küçük çocuklara benzerler. Tarlanın sahipleri gelince tarlamızı bize bırakın! derler. Onlarsa, onların önünde tarlayı boşaltmak ve tarlayı geri vermek için, soyunurlar. Bu yüzden derim ki : Eğer ev sahibi bilirse hırsızın geleceğini, o gelmeden önce gözetir onu bırakmamak için kendi Melekût' unun evinde delik açıp da öte-beriyi götürmesin diye. Ama size gelince, dünya karşısında uyanık olun, size doğru gelmek için haydutlar bir yol bulmasınlar diye büyük bir güçle beliniz üzerinde doğrulun. Zira gözettiğiniz kazancı onlar bulacaklar. Kendi özekinizde (tâ içinizde) uyanık bir insan bulunsuz! Meyve olgunlaşınca, elinde orağı ile çıkageldi, ve hasadı topladı. İşitmek için kulağı olan, işitsin !
(22) İsa, meme emen çocuklar (bebekleri) gördü ve sakirtlerine şöyle dedi : Melekût' a giden kimselere benzer süt emen çocuklar. O' na dediler : O hâlde çocuk iken mi? Melekût' a gideceğiz? İsa onlara : İkiyi Bir, içinizi dışınız, dışınız içiniz, yukarıdakini aşağıdaki gibi yapınca, erkeği ve dişiyi bir tek kılmak için erkek, erkekleşmesin ve dişi, dişileşmesin diye; bir gözün yerine gözler, bir elin yerine tek el, bir ayağın yerine tek ayak, bir suretin yerine tek suret yapınca, (işte) o zaman Melekût' a gideceksiniz.
(23) İsa dedi : Bin arasında birinizi On bin arasında ikinizi seçeceğim ve onlar ayakta, Bir olacaklar.
(24) Şakirtleri : Bulunduğun yeri öğret bize, zira o yeri aramak bize gereklidir, dediler. İsa onlara : Kulakları olan işitsin ! dedi. Aydınlık var ışıktan bir varlığın içinde ve bütün dünyayı aydınlatır. Eğer aydınlatmıyorsa o karanlıktır (zulmettir).
(25) İsa dedi : Kardeşi ruhun gibi sev, gözünün bebeği gibi dikkat et ona.
(26) İsa dedi : Kardeşinin gözündeki saman çöpünü görürsün de, kendi gözündeki merteği görmezsin. Kendi gözündeki merteği çıkarınca, kardeşinin gözündeki saman çöğünü atmak için daha iyi görürsün.
(27) Dünyada oruç tutmazsanız, Melekût'u bulamayacaksınız; eğer Sebt gününde sebt yapmazsanız, Baba'yı göremeyeceksiniz.
(28) İsa dedi : Dünyanın ortasında durdum ve onlara bedende göründüm. Hepsini sarhoş buldum; aralarında susamış olan kimse bulamadım ve ruhum insanoğulları için ıstırap duydu, çünkü onlar yüreklerinde kördüler ve görmüyorlar; dünyaya boş geldiler ve oradan boş olarak gitmeye çalışıyorlar. Ama işte, şimdi onlar sarhoşturlar. Şaraplarını reddedince (bırakınca) o zaman zihniyetleri (şuurları/bilinçleri) değişecek.
(29) İsa dedi : Eğer beden ruhtan dolayı olmuşsa bu bir harikadır; ama şayet ruh bedenden dolayı olmuşsa, bu bir harikanın harikasıdır. Fakat ben, şunda hayranım : Bu kadar, büyük zenginlik bu fakirliğe nasıl konmuştur.
(30) İsa dedi : Nerede ki üç ilâh var ilâhlar onlardır; nerede ki bir ya da iki ilâh var ben, onunlayım. | |
| | | sitem
| Konu: Geri: Thomas İncili 26.01.10 2:41 | |
| (31) İsa dedi : Hiç bir peygamber kendi köyünde (yöresinde) kabul edilmemiştir; hekim kendisini tanıyanları iyileştirmez.
(32) İsa dedi : Yüksek bir dağa kurulan ve kuvvetli olan bir şehir ne düşürülebilir (ele geçirilir) ne de gizlenebilir.
(33) İsa dedi : Bir -ya da- öteki kulağınla işittiğin de damlarınızda bağır (ilân et). Çünkü kimse bir ışık yakıp da onu ne kile altına ne de gizli bir yere komaz, fakat onu şamdana kor tâ ki gidip-gelenler ışığını görsünler
(34) İsa dedi : Bir kör bir körü yederse (götürürse) ikisi de çukurun dibine düşerler.
(35) İsa dedi : Biri kuvvetlinin evine girsin ve o evi kuvvetle (zorla) ele geçirsin mümkün değidir, yeter ki o kuvvetlinin ellerini bağlaya : O zaman (da) evini darmadağın eder.
(36) İsa dedi : Ne giyeceksiniz diye sabahtan akşama akşamdan sabaha kaygılanmayınız.
(37) Şakirtleri dediler : Hangi gün bize görüneceksin ve hangi gün seni göreceğiz? İsa dedi : Utancınızdan vazgeçtiğiniz ve elbisenizi küçük çocuklar gibi ayaklarınızın altına alıp çığnediğiniz zaman diri Olan' ın Oğlu' nu göreceksiniz ve korkmayacaksınız.
(38) İsa dedi : Size dediğim bu sözleri birçok kere duymayı arzuladınız ve onları duyacağınız bir başkası da yoktu Beni arayıp bulamayacağınız günler olacaktır.
(39) İsa dedi : Ferisîler ve yazıcılar ilginin anahtarlarını aldılar ve onları sakladılar. Kendileri girmediler girmek isteyenleri de (içeri) bırakmadılar. ama siz, yılanlar gibi tedbirli ve gücercinler gibi saf olunuz.
(40) İsa dedi : Bir asma çubuğu Baba' nın dışına dikildi ve, kuvvetli olmadığı için, kökünden sökülecek ve telef olacak | |
| | | sitem
| Konu: Geri: Thomas İncili 26.01.10 2:41 | |
| (41) İsa dedi : elinde olana verilecek; ve (elinde) olmayandan (elinde) az da olsa elindeki alınacaktır.
(42) İsa dedi : İşlek yol olun
(43) Şakirtleri O' na dedi: Bize böyle şeylerden söz açan sen kimsin? Size dediğim şeylerden kim olduğumu bilemediniz mi? Ama siz Yahudiler gibisiniz : Onlar ağacı severler, (ama) meyvesinden nefret ederler ve meyveyi severler, (ama) ağaçtan nefret ederler.
(44) İsa dedi : Baba' ya (karşı) küfreden affolunacak ve Oğul' a karşı küfreden de affolunacak; ama saf Ruh' a karşı küfreden, ne bu dünyada ne de gökte affolunmayacaktır.
(45) İsa dedi: Dikenli çalılılarda üzüm yetişmez ve deve dikenlerinden (de) incir devşirilmez, zira onlar meyve vermezler. İyi adam kendi iyi hazinesinden iyi şeyler çıkarır, kötü insan yüreğindeki kötü hazinesinden kötü şeyler çıkarır ve kötü şeyler söyler : Çünkü yüreğin taşmasın (bolluğun) dan kötü şeyler hâsıl eder.
(46) İsa Dedi : Âdem' den Vaftizci Yahya' ya kadar, kadınlardan doğanlar arasında kimse Vaftizci Yahya' yı aşamadı, çünkü onun gözleri kör olmamıştı; fakat size : Aramızda küçük olacak olan Melekût' u tanıyacak ve Yahya' yı aşacak derim.
(47) İsa dedi : Mümkün değildir ki bir adam iki ata binsin, iki yay gersin; ve mümkün değildir ki, bir hizmetkâr iki efendiye hizmet etsin, birbirini tahkir edecektir. Hiç bir insan eski şaraptan içmez ve hemen yeni şaraptan içmeyi arzu etmez. Ve yeni şaraptan da, patlamasın diye eski tuluma boşaltılmaz; ve bozulmaktan korkarak yeni bir tuluma (da) eski şaraptan boşaltılmaz. Yeni bir elbiseye eski yama dikilmez (vurulmaz); zira yama yırtılacaktır.
(48) İsa dedi : Aynı evde iki (kişi) birbiriyle barışık olursa, dağa bile uzaklaş derler, ve dağ uzaklaşır.
(49) İsa dedi : Münzeviler ve seçkinler, mutlusunuz, çünkü Melekût' u bulacaksınız; O' ndan geldiniz, Oraya döneceksiniz.
(50) İsa dedi : İnsanlar, "nerdensiniz?" derlerse size onlara : Işıktan gelmekteyiz, Işığın kendiliğinden doğduğu yerden, deyiniz. Işık dikildi ayağa (doğruldu) ve kendi suretinde tezahür etti. Eğer size, "kimsiniz?" derlerse, onlara : Biz oğullarıyız ve Diri Baba' nın seçkinleriyiz, deyiniz. Size eğer : Babanız' ın sizde olan işareti nedir? derlerse, onlara, Bu (hem) bir hareket ve (hem) bir durgunluktur, (sükûnettir) deyiniz. | |
| | | sitem
| Konu: Geri: Thomas İncili 26.01.10 2:42 | |
| (51) Şakirtler O' na : "Hangi gün ölü olanlarla sükûn gelecek? Ve hangi gün yeni dünya gelecek?" dediler. İsa onlara : O beklediğiniz geldi, ama siz, bunu anlamıyorsunuz, dedi.
(52) Şakirtler O' na : Yirmi dört kâhin (peygamber) İsrail' de konuştu, ve hepsi senin vasıtanla konuştu, dediler. İsa da onlara : Önünüzde diri olanı bıraktınız ve ölülerden söz ettiniz, dedi.
(53) Şakirtler O' na dediler : Sünnet faydalı mı, değil mi? Onlara : Eğer faydalı olsaydı, dedi, Babalar' ı onları analarından sünnetli doğurturdu. Fakat, ruhtaki, hakikî sünnet çok faydalı bulundu.
(54) İsa dedi : Mutlu olun fakirler çünkü göklerin Melekût' u sizindir.
(55) İsa dedi : Anası ile babasını reddetmeyen benim şakirdim olamaz, ve erkek ile kız kardeşlerini reddetmeyen ve benim taşıdığım gibi haçını taşımayan bana lâyik olmayacaktır.
(56) İsa dedi : Dünyayı tanıyan kişi bir ceset buldu; ve cesedi bulan kişiye dünya lâyık değildir.
(57) İsa dedi : Baba'nın Melekût'u iyi bir tohumu olan insana benzer. Düşmanı gece geldi. İyi tohum arasına delice ekti. Biz deliceyi sökeceğiz;deyip gitmeyesiniz, ve onunla (birlikte) buğdayı sökmeyesiniz diye, adam deliceyi adamlarına söktürmedi. Gerçekten, hasat vaktinde, delice görünecek, sökülecek ve yakılacaktır.
(58) İsa dedi : Ne mutlu imtihanı bilen adama! O hayatı buldu.
(59) İsa dedi : Diri Olan'a bakınız yaşadıkça ölmeyesiniz, diye O' nu görmeye çalışmayınız; göremezsiniz. "len terani=Beni göremezsin; Gözler O'nu kavrayamaz, O tüm gözleri kavrar"
(60) Bir kuzu götüren ve Yahuda' ya giren bir Samiriyeli gördüler. İsa şakirtlerine : Kuzuyu ne yapacak? dedi. Şakirtler O' na : Onu öldürmek ve yemek için, dediler. İsa onlara : Kuzu yaşadıkça adam kuzuyu yemeyecek meğer ki onu öldüre, ve kuzu bir ceset ola, dedi. Onlar : Başka türlü, yapamaz! dediler. O da onlara : Ceset olmayasınız, ve yenmeyesiniz diye, sükûnet içinde siz de yer arayın kendinize. | |
| | | sitem
| Konu: Geri: Thomas İncili 26.01.10 2:42 | |
| (61) İsa dedi : bir yatakta yatan iki kişiden biri ölecek, öteki yaşayacak. Salome; Sen kimsin, adam? dedi. BİR' den geldin diye mi yatağıma çıktın, ve soframda yedin? İsa ona : Ben eşit olandan gelenim; bana Babam' dan gelen verildi, dedi. Senin şakirdin benim; Bu sebepten; şakirt boş olunca ışıkla dolacak, diyorum; ama bölünürse zulmetle dolacak.
(62) İsa dedi : Sırlarıma lâyık olanlara sırlarımı söylüyorum. Ancak Sağ elinin (ne) yaptığını, sol elin bilmesin.
(63) İsa dedi : Büyük bir servete (çok mala) sahip zengin bir adam vardı. Adam kendi kendine: hiç bir şeyden yoksun olmayayım diye ekini ekmek, biçmek, dikmek ve tahıl ambarını tahılla doldurmak için servetimi (mallarımı) kullanayım dedi. yüreğindeki düşüncesi böyleydi; ve o gece adam öldü. Kulakları olan işitsin!
(64) İsa dedi : Bir adamın konukları vardı ve yemek hazırlandıktan sonra hizmetçisini konukları davet etmek için gönderdi. Hizmetçi ilkinde gitti ve ona :"Efendim seni davet ediyor!" dedi. Konuk ona: "Tüccarlara verilecek param var; bu akşam evime geliyorlar, onlara emirlerimi vereceğim. Yemek için beni bağışlayın"! dedi. Hizmetçi bir diğerine gitti ve ona : "Efendim seni davet ediyor!" dedi. Konuk ona: "Bir ev satın aldım ve benden bir gün isteniyor. Müsait değilim!" dedi. Hizmetçi bir başkasına gitti ve ona "Efendim seni davet ediyor!" dedi. Konuk ona: "Dostum evlenecek ve yemeğini veren benim; gelemeyeceğim. Yemek için beni bağışlayın!" dedi. Hizmetçi bir başkasına gitti ve ona: "Efendim seni davet ediyor!" dedi. Konuk ona :"Bir çiftlık satın aldım; borçları (vergileri) toplayacağım; gelemeyeceğim. Özür dilerim!" dedi. Hizmetçi geri döndü; efendisine; "Yemeğe davet ettiklerini özür diledileré!" dedi. Efendi hizmetçisine : "Yolların kenarına git, bulacağın kimseleri yemeğe davet et!" dedi. alıcılar ve satıcılar Baba' nın yerlerine giremeyecekler.
(65) O dedi : Zengin bir adamın bağı vardı. Bağı çiftçilere verdi; işletmek ve ellerinin ürününü (semeresini) almak için. Çiftçiler bağın ürününü versinler diye hizmetçisini gönderdi. Onlar hizmetçiyi yakaladılar ve dövdüler, az kaldı onu öldüreceklerdi. Hizmetçi kaçıp gitti. Efendisine olanları söyledi. Efendisi : Belki onu tanımadılar, dedi. Başka bir hizmetçi daha yolladı; çiftçiler onu da dövdüler. O zaman efendi, oğlunu yolladı; belki oğluma saygı ederler, dedi. Onun bağcının mirasçısı olduğunu çiftçiler bildiklerinden oğlunu yakaladılar ve öldürdüler. Kulakları olan işitsin!
(66) İsa dedi : İnşaatçıların kaldırıp attığı taşı bana gösterin : O, köşe taşıdır.
(67) İsa dedi : Bütünü bilen kimse kendisinden mahrum ise Bütün' den de mahrumdur.
(68) İsa dedi : Ne mutlu size size kinlendikleri, ve eza eyledikleri zaman size zulmedilen, hiç bir yer bulunmayacak.
(69) İsa dedi : Ne mutlu, yüreklerine eza edilmiş olanlara. Onlar Baba' yı hakikaten tanımış olanlardır. Ne mutlu aç olanlara çünkü isteyenin karnı doyurulacaktır.
(70) İsa dedi : Kendinizde onu meydana getirince sahip olduğunuz bu şey sizi kurtaracaktır; eğer kendinizde bu yok ise, sizde olmayan o şey sizi öldürecektir. | |
| | | sitem
| Konu: Geri: Thomas İncili 26.01.10 2:43 | |
| (71) İsa dedi : Bu evi alt üst edeceğim, ve kimse onu yeniden kuramayacak.
(72) Bir adam İsa' ya : Kardeşlerime söyle Babam' ın mallarını benimle paylaşsınlar dedi. İsa ona : Ey adam, kim beni kassam yaptı dedi. Şakirtlerine döndü, onlara : Ben kassam mıyım dedi.
(73) İsa dedi : Gerçi, hasat bereketli, ama işçiler nadir. İmdi Rabb' e niyaz ediniz hasada işçiler yollasın.
(74) O dedi : Muallim, kuyunun etrafında olan çok, ama kuyuda kimse yok.
(75) İsa dedi : Kapının yanında dikilip duran pek çok var, ama düğün yerine gidecekler münzevilerdir [=monakhos]
(76) İsa dedi : Baba' nın Melekûtu bir inci bulduğu zaman ağır bir dengi olan tacire benzer. Bu tacir bilgeydi; dengi sattı, ve tek inciyi satın aldı. Siz de, ziyan olmayan, yemek için güvenin yaklaşmadığını, ve kurdun yiyip bozmadığı yerde duran hazineyi arayınız.
(77) İsa dedi : Hepsinin üzerinde olan ışık benim. bütün benim. Bütün benden çıktı Ve Bütün bana erişti. Ağacı yarın, ben ordayım; taşı kaldırın, beni orada bulursunuz.
(78) İsa dedi : Neden kırda dolaşıyorsunuz? Rüzgârın salladığı kamışı mı, yumuşak esvapları olan bir adamı mı görmek için? Krallarınız ve büyükleriniz orada; onları yumuşak elbiseleri var ve onlar hakikati bilmeyecekler.
(79) Cemaatten bir kadın O' na dedi : Seni taşıyan rahme (batına=karına) ve seni besleyen memelere ne mutlu! İsa ona dedi : Baba' nın Kelâmı' nı işiten, ve hakikati koruyanlara ne mutlu! Zira şöyle diyeceğiniz günleriniz olacaktır : "Gebe kalmayan rahme (batına=karına) ve süt vermeyen memelere ne mutlu!"
(80) İsa dedi : Dünyayı bilen bedeni buldu, Ve fakat bedeni bulana, ve fakat dünya ona lâyık değildir. | |
| | | sitem
| Konu: Geri: Thomas İncili 26.01.10 2:43 | |
| (81) İsa dedi : Zenginleşen kral olsun; ve kudreti olan (kudretinden) vazgeçsin!
(82) İsa dedi : Bana yakın olan, aleve (ateşe) yakındır, ve bana uzak olan, Melekût' tan da uzaktır.
(83) İsa dedi : Suretler (imgeler) insanda tezahür ediyor ve onlarda olan ışık saklıdır. Baba' nın ışığının suretinde, O kendi örtüsünü açacak ve kendi sureti kendi ışığıyla saklanacak.
(84) İsa dedi : Kendi şeklinizi gördüğünüz günler, seviniyordunuz. ama ne ölen (ve) ne de tezahür eden, va başlangıçta sizde olan, örneklerinizi gördüğünüz zaman, nasıl dayanacaksınız!
(85) İsa dedi : Âdem büyük bir kudretten ve zenginlikten geldi, ve sizden liyakatlı olmadı; çünkü lâyık olmuş olsaydı ölümü tatmamış olurdu.
(86) İsa dedi : Tilkilerin inleri ve kuşların yuvaları vardır; ancak İnsanoğlunun başını yaslayıp dinlenecek yeri yoktur.
(87) İsa dedi : Bir bedene bağlı olan beden sefildir, ve bu ikisine bağlı olan ruh (da) sefildir.
(88) İsa dedi : Melekler size peygamberlerle gelecekler ve sizin olanı size verecekler; Siz de elinizde olanı Onlar' a veriniz ve şunu sorunuz : Hangi gün gelecekler (ve) kendilerinin olanı alacaklar?
(89) İsa dedi : Neden çanağın dışını yıkıyorsunuz? Anlamıyor musunuz ki, içi yaradan dışı da yaradandır?
(90) İsa dedi : Bana gelin çünkü benim buyunduruğum iyidir ve velâyetim hâlimdir, ve kendiniz için sükûn bulursunuz. | |
| | | sitem
| Konu: Geri: Thomas İncili 26.01.10 2:44 | |
| (91) Onlar O' na: "Söyle bize sen kimsin, tâ ki sana inanalım!" dediler. O onlara : "Yer ile gökyüzünü araştırıyorsunuz da, ve karşınızda olanı tanımadınız, ve bu durumda, onu değerlendirmediniz!" dedi.
(92) İsa dedi : Arayınız bulacaksınız. Fakat bu şeyleri o günlerde sizin bana sorup o zaman size söylemediğim şeyleri şimdi hep söylemek istiyorum, ve siz onları istemiyorsunuz.
(93) Saf olanı köpeklere vermeyin, gübreliğe sürüklemesinler diye, İncileri domuzlara atmayın, onları kirletmesinler diye.
(94) İsa dedi : Arayan bulacak ve (kapıyı) çalana açılacaktır.
(95) İsa dedi : Eğer paranız olursa, tefecilik yapmayın, lâkin parayı kâr getirmeye veriniz.
(96) İsa dedi : Baba' nın Melekût' u bir kadına benzer; kadın biraz maya aldı, onun hamurun içine sakıldı ve ondan büyük ekmekler yaptı. Kulakları olan işitsin!
(97) İsa dedi : Baba'nın Melekût'u un dolu bir testi taşıyan, ve uzun bir yolda yürüyen bir kadına benzer. Testinin kulpu koptu, un arkasındaki yolda döküldü. Hiç bir şey bilmediğinden, kaderlenmedi. Evine dönünce testiyi yere koydu ve onu boş buldu.
(98) İsa dedi : Baba'nın Melekût'u ulu bir kişiyi öldürmek istyen adama benzer. Evinde kılıcı kınından çıkardı ve elinin güvenli olup olmadığını bilmek için duvarı deldi. Ve işte O zaman O, ulu kişiyi oldürdü.
(99) Şakirtleri O' na : "Anan ve kardeşin dışarıda" dediler. İsa onlara : burada olanlar Babam' ın isteğine yaparlar, onlar, benim anam ve kardeşimdir. Babam' ın Melekût' una girecek olanlar onlardır.
(100) İsa' ya bir altın para gösterdiler ve O' na : Sezar' ın memurları bizden vergi istiyorlar dediler. İsa onlara : Sezar' a ait olanı Sezar' a verin, Tanrı' ya ait olanı Tanrı' ya verin ve, bana ait olanı (da) bana veriniz dedi. | |
| | | sitem
| Konu: Geri: Thomas İncili 26.01.10 2:44 | |
| (101) Benim gibi ana ve babasını reddetmeyen şakirdim olamaz; ve benim gibi ana ve babasını sevmeyen şakirdim olamaz, çünkü anam beni doğurdu, ama benim gerçek anam bana hayat verdi.
(102) İsa dedi : Zavallılar, Ferîsiler! Çünkü köpeğe benziyorlar sığırların yemliğine uyurlar da ne yerler ve ne de sığırlara yedirirler.
(103) İsa dedi : Ne mutlu o İnsana ki yağmacının hangi zaman ve nereden gireceğini bilir; onlar içeri girmeden evvel öyle bir doğrulur ki güçünü toplar ve daha evvel davranır.
(104) Onlar O' na : "Gel, bu gün dua edip, oruç tutalım" dediler. İsa dedi : "Şimdi hangi hatayı işledim, ya da neden bana hükmettiler? Ama, güvey düğün odasından çıkınca işte, o zaman oruç tutulsun ve dua edilsin!"
(105) İsa dedi : Ana'yı ve Baba'yı tanıyan kimseye fahişenin oğlu, denir mi?
(106) İsa dedi : İkiyi Bir yapınca İnsanoğlu olursunuz, ve eğer derseniz : "Uzaklaş ey dağ!" Ve dağ uzaklaşacaktır.
(107) İsa dedi : Melekût yüz koyunu olan çobana benzer. Koyunlardan biri, en irisi kayboldu. Doksan dokuzunu bıraktı çoban, ve buluncaya kadar o Bir' i aradı. Aramadan sonra koyuna : "Seni doksan dokuz koyundan fazla istiyorum, "dedi.
(108) İsa dedi : Ağzımdan içen benim gibi olacak; ben de onun gibi olacağım, ve saklı olan ona işfa olunacak.
(109) İsa dedi : Melekût, tarlasında bilmediği, saklı bir hazinesi olan adama benzer. Ve (adam) öldükten sonra hazineyi oğluna bıraktı. Oğul (bir şey) bilmiyordu; tarlayı aldı ve onu sattı. Ve tarlayı satın alan geldi. Sürerken tarlayı, hazineyi buldu Ve kim istiyorsa parayı faize vermeye başladı.
(110) İsa dedi : Dünyayı bulan ve zenginleştiren, dünyadan vazgeçsin (el çeksin)! | |
| | | sitem
| Konu: Geri: Thomas İncili 26.01.10 2:45 | |
| (110) İsa dedi : Dünyayı bulan ve zenginleştiren, dünyadan vazgeçsin (el çeksin)!
(111) İsa dedi : Gök ile yer önünüzde birbirlerine dolanacaklar ve Diri' den gelen diri ne ölüm, ne de korku görecek, çünkü İsa : "Kendini bulan kimseye, dünya ona lâyik değildir" diyor.
(112) İsa dedi : Ruha bağlı olan vücut zavallıdır; Vücuda bağlı olan ruh (da) zavallıdır.
(113) Şakirtleri O' na : Melekût ne zaman gelecek dediler. "Geleceğini kollayıp gözetleyerek olmaz bu. "İşte burada, İşte şurada" denmez. Ama Baba' nın Melekût' u dünyaya yayılmakta ve insanlar onu görmiyorlar."
(114) Simun Petrus onlara dedi : Mariam aramızdan çıksın, çünkü kadınlar Hayat'a lâyık değillerdir. İsa dedi : "İşte! onu erkek kılmak üzere cezbedeceğim, size, erkeklere benzer yaşayan bir ruh olsun diye. Zira erkekleşecek kadınların hepsi Göklerin Melekûtu' na girecekler." | |
| | | | Thomas İncili | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|