"Yûsüf Ziyâ Bosnavî" âlim ve velî bir zât.
Ediyordu herkese çok öğüt ve nasîhat.
Bir gün de buyurdu ki: (İnsanda gâye hedef
Ne ise ona göre bulur kıymet ve şeref.
Yalnız Âhiret ise eğer gâye ve maksat
Kazanılır elbette sonsuz huzûr ve râhat.
Gücünüz yettiğince iyi iş yapın ki siz
Daha ziyâdesini istemiyor Rabbimiz.
Ateşte yakmak için Nemrut "Halîlullah"ıDağ kadar odun yığıp ateşledi onları.
Bir Karınca ağzına su doldurup o zaman
Ateşin yakıldığı mahale oldu revân.
Dediler ki: (Nereye gidersin ey karınca?)
Dedi: (Söndüreceğim o ateşi varınca.)
Dediler: (O ateşe dayanmaz dağlar bile.
Hiç o ateş söner mi ağzındaki su ile?)
Dedi ki: (Bu kadardır benim gücüm kuvvetim.
Elimden bu geliyor ve hâlistir niyetim.)
O ara baktılar ki öte yanda bir Yılan
Yanaşmış o ateşe üflüyor hiç durmadan.
Türlü cibilliyette yaratıldı insan da.
Kimisi hayırdadır kimi ise isyânda.)
Sık sık buyururdu ki: (Zaman âhir zamandır.
Îmânını fesattan korumak zamânıdır.)
İşte bu Velî zâtın en son ölüm ânında
İki sevdiği kimse bulunurdu yanında.
Görmeye gitmişlerdi bu büyük velî zâtı.
Nihâyet biraz sonra yakınlaştı vefâtı.
Bir tânesi o zâta sordu ki: (Sizinle biz
Cennetin neresinde buluşabileceğiz?)
Buyurdu ki: (Evlâdım bu gün îmânla ölmek
Herkese nasîb olan bir nîmet değildir pek.
Bu gün çok az kişiye nasîb olur bu ancak.
Îmân ile gidince kolay olur buluşmak.)
Bir gün de buyurdu ki: (Kardeşlerim bu zaman
Mâzallah "Küfre düşmek" gâyet kolay ve âsân.
Îmânı muhafaza etmek için en evvel
Dînini tam olarak öğrenmeli mükemmel.
Ve lâkin islâmiyyet âlimden öğrenilir.
İlmiyle âmil olan kimseye Âlim denir.
Kendi islâmiyyete uymıyan bir kişinin
Yazdığı din kitâbı Zehirdir bunun için.
Yâni kim din kitâbı okur ise rastgele
Îmânı bozulur da haberi olmaz bile.
İmâm-ı Gazâlî ve İmâm-ı Rabbânînin
Ve yine onlar gibi hakîkî bir âlimin
Allah rızâsı için hâlisâne olarak
Yazdıkları kitaplar okunur bu gün ancak.
Çünkü yazdıklarından ihlâsla Allah için
Tesir eder kalbine okuyan her kişinin.)