Cehennemin Evsafi
5078
- Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu
vesselâm: "Yaktığınız ateş var ya, bu, cehennem ateşinin yetmiş
cüzünden bir cüzdür!" buyurmuştu. (Yanındakiler):
"Zaten bu ateş, vallahi (âsileri cezalandırmaya ahirette) yeterliydi" dediler. Aleyhissalâtu vesselâm:
"Cehennem ateşi öbürüne altmışdokuz kat üstün kılındı. Her bir kat'ın harareti, bunun mislindedir."
Buhari, Bed'ü'l-Halk 10; Müslim, Cennet 29, (2843); Muvatta, Cehennem 1, (2, 994); Tirmizi,
Cehennem 7, (2592).
5079 - Yine Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cehennem ateşi bin yıl yakıldı. Öyle ki
kıpkırmızı oldu. Sonra bin yıl daha yakıldı, öyle ki beyazlaştı. Sonra
bin yıl daha yakıldı. Şimdi o siyah ve karanlıktır."
Tirmizi, Cehennem 8, (2594); Muvatta, Cehennem 2, (2, 994). Metin Tirmizi'ye aittir.
5080 - Ebu Saidi'l-Hudri radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cehennemi kuşatan surun dört (ayrı) duvarı vardır. Her duvarın kalınlığı kırk yıllık yürüme mesafesi kadardır."
Tirmizi, Cehennem 4, (2587).
5081 - Hasan Basri rahimehullah anlatıyor: "Utbe İbnu Gazvân radıyallahu anh, Basra'da minberde (hutbe esnasında) dedi ki:
"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm bize
şöyle buyurmuşlardı: "Cehennemin kıyısından büyük bir taş bırakıldı. Bu
taş yetmiş yıl aşağı doğru düştü de henüz dibe ulaşmadı."
(Utbe İbnu Gazvân, devamla) der ki: "Hz.
Ömer radıyallahu anh: "Ateşi çok zikredip hatırlayın. Zira onun
harareti pek şiddetlidir; derinliği çok fazladır, çengelleri
demirdendir" buyurdu."
Tirmizi, Cehennem 2, (2578).
5082 - Ebu Said el-Hudri radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Veyl, cehennemde bir vadidir. Kâfir orada, kırk yıl batar da dibine ulaşamaz."
Tirmizi, Tefsir, Enbiya, (3164).
5083 - İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Eğer zakkûmdan, dünyaya tek damla
damlatılacak olsa, bu dünya ehlinin yiyeceklerini ifsad ederdi.
Öyleyse, yiyecek ve içeceği zakkum olan cehennemliğin hali ne olur
(anlayın)!"
irmizi, Cehennem 4, (2588).
5084 - Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cehennem, Rabbine şikayet ederek: "Ey
Rabbim! Bir parçam diğer bir parçamı yemektedir" dedi. bununn üzerine,
Allah Teâla hazretleri ona, iki nefes almaya izin verdi: Bir nefes
kışta, bir nefes de yazda. (Yazdaki nefesi) sizin rastladığınız en
şiddetli sıcaktır. (Kıştaki nefesi de) sizin rastladığınız en şiddetli
(soğuk olan) zemherirdir."
Buhari, Bed'ü'l-Halk 10; Müslim, Mesacid 185, (617); Tirmizi, Cehennem 9, (2595).
5085 - Yine Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Kıyamet günü, ateşten bir parça, boyun
şeklinde uzanır. Bunun, gören iki gözü, işiten iki kulağı, konuşan bir
dili vardır. Der ki: "Ben üç takım (insanı cezalandırmak) için
vazifelendirildim: Allah'la birlikte bir başka ilaha dua eden kimse,
bile bile zulmeden cebbâr, tasvirciler."
Tirmizi, Cehennem 1, (2577).
5086 - İbnu Mes'ud radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Kıyamet günü cehennem, yetmişbin yuları olduğu halde getirilir. Her yularında, onu çeken yetmişbin melek vardır."
Müslim, Cennet 29, (2842); Tirmizi, Cehennem 1, (2576).
5087 - Mücahid anlatıyor: "İbnu Abbâs
radıyallahu anhüma bana: "Cehennemin genişliği ne kadardır, biliyor
musun?" diye sordu. Ben: "Hayır!" deyince: "Doğru, Allah'a yemin olsun,
bilemezsin!" dedi ve ilave etti: "Bana Hz. Aişe radıyallahu anha dedi
ki: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm 'a:
"Kıyamet günü Arz toptan O'nun bir
kabzasıdır (tam tasarrufundadır). Gökler de O'nun sağ eliyle
dürülmüşlerdir" (Zümer 67) âyetinden sormuş ve:
"Bu sırada insanlar nerede olurlar (ey
Allah'ın Resûlü)" demiştim. Aleyhissalatu vesselam: "Cehennem
köprüsünde!" cevabını verdi."
Tirmizi, Tefsir, Zümer, (3242).