sitem
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

sitem

sitem
 
Latest imagesAnasayfaGiriş yapKayıt Ol

 

 KAYNUKAOGULLARI VE MEDINE'DEN SÜRÜLMELERI

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Misafir
Misafir




KAYNUKAOGULLARI VE MEDINE'DEN SÜRÜLMELERI Empty
MesajKonu: KAYNUKAOGULLARI VE MEDINE'DEN SÜRÜLMELERI   KAYNUKAOGULLARI VE MEDINE'DEN SÜRÜLMELERI I_icon_minitime25.08.08 11:50

KAYNUKAOGULLARI VE MEDINE'DEN SÜRÜLMELERI Bes

KAYNUKAOGULLARI VE MEDINE'DEN SÜRÜLMELERI

Kaynukaogullari Medine (Yesrib)de yasamis bir Yahudi kabilesidir.
Yahudiler (Eskiden büyük Arap mabedinin yeri olan) Siondan Hristiyanlar
tarafindan kovulduktan sonra, yeryüzünün çesitli yerlerine az veya çok
büyük cemaatlar halinde dagilmislardi. Ancak Arap yarimadasina ne zaman
geldikleri, cemaatlerinin burada ne zaman olustugu bilinmiyor. Ancak
Islam'in yayilisindan önce Arabistan'in her tarafinda Yahudiler vardi.
Ferdî ve pek az sayida oldugu gibi saglam cemaatler halinde, Eyle
(Akabe Körfezi)'den Yemen'in veya Uman'in uçlarina kadar, Medine'den
Bahreyn'e kadar; Meknâ'da Vadiül-Kura'da, Teymâ'da, Fedek'te, Tâif'te
kisacasi bütün sehirlerde, ayni sekilde panayirlarda ve kervanlarda
onlara rastlanir (Muhammed Hamîdullah, Islâm Peygamberi Çev. Salih Tug
I, 393, 394).

Mekke'de hemen hemen hiç Yahudi yoktu. Ancak onlar, bölgenin yillik
panayirlarinda, özellikle Ukaz'da bulunurlardi. Ukaz'da hem ticaret
esyasi satarak, hem de kendilerini gizli seyleri bilen veya istikbâlden
haber veren kâhin olarak tanitmak suretiyle iyi para kazanmasini
bilirlerdi. Ehl-i Kitab olarak, câhil bedevîler üzerinde özel bir
prestij icra ediyorlardi (M. Hamidullah, a.g.e., I, 394).

Hz. Peygamber Medine'ye hicret ettigi zaman, halkin hemen hemen yarisi
Yahudi idi. Ancak Yahudilerin bu bölgeye gelisi hakkinda açik bir bilgi
yoktur. Islâmiyet ortaya çiktigi sirada, büyük çapta Araplasmis
görünüyorlardi; Arapça konusuyorlar, çocuklarina Arap isimleri
veriyorlar, kabileleri bile Arap isimleriyle çagriliyordu (M.
Hamîdullah, a.g.e., I, 4I5).

Komsulari müsrik Araplar gibi Yahudiler de kabile halinde yasiyorlardi.
Hz. Peygamber (s.a.s) tarafindan olusturulan Medine Islâm devleti
anayasasinda dokuz Yahudi kabilesinde söz ediliyor (Salih Tug, Islâm
Ülkelerinde Anayasa Hareketleri, Istanbul 1969, s.31-4I vd.). Fakat
tarihçiler bunlari üç grupta topluyor. Kaynuka ogullari iste bu üç
kabileden biridir. Digerleri; Nadîr ve Kurayzaogullaridir (M.
Hamîdullah, a.g.e., I, 4I5).

Kaynuka; kuyumcu anlAmina gelmektedir. Gerçekten de onlar Islâmiyet'in
baslangicinda bu meslegi yapiyorlardi. Ayrica umûmî ticaretle de mesgul
oluyorlardi. "Sûk beni Kaynuka=Benî Kaynuka Çarsisi'nda hatiralari
kalmistir (M. Hamidullah, a.g.e. I, 4I5).

Rasûlullah (s.a.s), Medine'ye gelir gelmez yaptigi en önemli islerin
basinda bir anayasa hazirlamak gelir. Bu anayasada Yahudilerle olan
karsilikli hak ve ödevler belirtilmistir ki bunlardan biri, hariçten
gelecek saldirilara karsi bütün cemaatlarin Medine'yi savunmalaridir
(Salih Tug, a.g.e., ayni yer).

Bundan sonra Peygamber (s.a.s), Yahudileri Islâm'a davet etmis,
kendisini bir Allah elçisi, bir peygamber olarak Kur'an-i teblig
etmistir. Bazilari Müslüman olmus bazilari çekinmis, kimileri de
Islâmiyet'le alay etmisler, hatta Peygamber (s.a.s.)'e karsi
harbedenlere aktif bir sekilde yardim etmislerdir.

Bedir savasinda Müslümanlarla Yahudiler arasindaki münasebetler
büsbütün bozuldu. Yahudiler hep birden peygambere karsi düsmanca bir
tavir takindilar. Böylece Islâm için büyük bir tehlike arzetmeye
basladilar.

Rasûlullah (s.a.s.), bir seferinde Kaynuka ogullari yahudilerinin pazarina giderek onlari toplamis ve su sekilde hitabetmis:

"Ey Yahudi cemaati! Kureyslilerin basina gelen felâketin sizin basiniza
da gelmemesi için Allah'tan korkunuz ve Islâmiyeti kabul ediniz. Zira
biliyorsunuz ki ben gönderilmis bir peygamberim. Siz bunu kitabinizda
buluyorsunuz ve sizi davet etmistir." Yahudiler ona su cevabi
vermisler: "Ya Muhammed! Sen ancak kendi kavmini tanidin; askerlik ve
savas sanatini bilmeyen bir kavimle karsilasman seni aldatmasin,
tesâdüfen sen onlari bozguna ugrattin. VAllahi sayet biz seninle
savasirsak, yigit oldugumuzu anlarsin" (Ibn Ishak, Sîre, Nesr. M.
Hamidullah, Konya 14I1/1981, s.294; et-Taberi, Tarîhür-Rusül vel-Mülûk,
Nesr. Degoeje, III, 136I).

Bu konusmalardan sonra, Müslümanlarla Kaynuka ogullari arasindaki
iliskiler daha da bozuldu ve nihayet bir Yahudinin, Müslüman bir kadina
karsi çirkince davranisi, bardagi tasiran son damla oldu. Kaynaklarin
nakline göre olay söyle cereyan etmistir:

Bir Arap kadini bazi seyler satmak üzere Kaynuka ogullari pazarina
giderek esyasini satar sonra bir kuyumcu dükkanina oturur. Orada
bulunan Yahudiler, kadindan yüzünü açmasini isterler. O buna
yanasmayinca kuyumcu, kadinin etegini arkasindan beline ilistirir,
kadin ayaga kalkinca avret mahalli görülür, onlar da buna gülüsürler.
Kadin feryad etmeye baslayinca Müslümanlardan biri kilicini çekerek
Yahudi kuyumcunun üzerine atilip onu öldürür. Yahudiler de toplanip
Müslümani sehid ederler. Sehid edilen müslümanin ailesi imdat ister. Bu
durum Müslümanlari çok öfkelendirir (Ibn Hisam, es-Sîretü'n-Nebeviyye,
Nsr. M. es-Sekâ, I. el-Ebyârî, A.Hafiz Çelebi, Lübnan 1391/1971, III,
51).

Kaynuka ogullari, Peygamber (s.a.s)'le savastiklari zaman onlarin
islerini Abdullah b. Übeyy b. Selûl üstlenmis ve önlerine düsmüstü.
Onlarin Abdullah ile anlasmalari oldugu gibi Hazrec ogullarindan Ubâde
Ibn esSâmit ile de ittifaklari vardi. Ubâde, onlarin Hz. Peygamberle
olan antlasmalarini bozduklarini duyunca Peygamber (s.a.s)'e gelerek
O'nun huzurunda, Kaynuka ogullari ile olan ittifakini reddetti. Onlarla
ittifaktan Allah'a ve Resûlüne sigindi ve; "Ya RasûlAllah! Ben,
Allah'i, Resûlünü ve mü'minleri dost biliyorum; bu kâfirlerle ittifak
yapmaktan ve onlarla dostluktan Allah'a ve Resûlüne siginirim" dedi
(Ibn Ishak, a.g.e., 295).

Mâide Sûresindeki kissa, Ubâde ve Abdullah b. Übeyy hakkinda nazil oldu:

"Ey Iman edenler! Yahudilerle Hristiyanlari dost edinmeyin. Onlar ancak
birbirlerinin dostlaridirlar. Içinizden kim onlari dost edinirse o da
onlardandir. Allah zalimleri dogru yola eristirmez" (el-Mâide, 5/51;
Ibn Ishak, a.g.e., 295).

Ubâde Kaynuka ogullari ile olan ittifakini, muhtemelen bu âyetin nüzûlünden sonra bozmustur.

Kaynuka ogullari; Rasûlüllah (s.a.s) ile aralarindaki antlasmayi bozan,
Bedirle Uhud arasinda O'nunla savasan ilk Yahudilerdi. Rasûlullah
(s.a.s.), onlari muhasara etti. Onbes günlük bir kusatmadan sonra
Rasûlüllah'in hükmüne razi olarak savassiz teslim oldular. Hz.
Peygamber, erkeklerin ellerinin baglanmasini emretti. Fakat
münafiklarin basi Abdullah b. Übeyy Hz. peygamber'e gelerek:

"Ey Muhammed! Müttefiklerime iyilik et" dedi. Resûlullah agirdan alinca
Ibn Selûl tekrar; "Iyilik et" dedi. Resûlullah (s.a.s) ondan yüz
çevirdi. Bunun üzerine Ibn Selûl, elini Hz. Peygamber'in zirhinin
yakasindan içeri soktu. Resûlullah kizarak: "Yaziklar olsun sana! Birak
beni!" dedi. Ibn Selûl: "Hayir vAllahi dostlarima iyilik etmedikçe seni
birakmam. Onlar, beni altindan ve mal-mülkten mahrum ettiler sen ise
bir sabah vakti onlari biçiyorsun. Allah'a yemin ederim ki ben, bir
takim musibetler gelmesinden korkuyorum" dedi. Bunun üzerine Resûlullah
(s.a.s): "Onlar senindir" buyurdu ve "Çözünüz onlari, Allah onlarla
birlikte ona da lanet etsin" dedi. Serbest birakilinca sürgün
edilmelerini emir buyurdu (Ibn Ishak, a.g.e. 295; Taberî, a.g.e. III,
136I vd.).

Allah, Resûlüne ve Müslümanlara onlarin mallarini ganimet olarak ihsan
etti. Onlarin arazileri yoktu, kuyumculukla ugrasiyorlardi. Resûlullah
(s.a.s), onlarin birçok silahlarini ve kuyumculuk aletlerini aldi.
Onlari, tüm çoluk çocuklariyla birlikte Medine'den çikarmaya Ubâde Ibn
es-Sâmit memur edilmisti. O da, onlari Dibâb'a kadar götürdü (Taberî,
a.g.e., III, 1362).

Kaynuka Yahudileri, Ubâde Ibn es-Sâmit'e, "Ey Velid'in babasi! Evs ve
Hazrecle aramizda ittifak vardi. Biz senin müttefikin idik, sen bize ne
diye böyle yaptin?" dediler. Ubâde Ibn es-Sâmit de onlara: "Siz harb
açtiniz" dedi. Abdullah Ibn Übeyy de; "Sen müttefiklerinden uzaklastin
da bundan eline ne geçti?" dedi. Ubâde; "Hubâb'in babasi! Kalbler
degisti, Islâmiyet ahidleri yok etti" dedi.

Kaynuka ogullari Vâdiül-Kura'ya gelip bir müddet kaldiktan sonra
Azruat'a gidip orada yerlestiler (ibnü'l-Esir, el-Kâmil, II, 66).

Kaynak: Islam tarihi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




KAYNUKAOGULLARI VE MEDINE'DEN SÜRÜLMELERI Empty
MesajKonu: Geri: KAYNUKAOGULLARI VE MEDINE'DEN SÜRÜLMELERI   KAYNUKAOGULLARI VE MEDINE'DEN SÜRÜLMELERI I_icon_minitime26.08.08 14:52

KAYNUKAOGULLARI VE MEDINE'DEN SÜRÜLMELERI Blomst10 :teşekkür:
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
KAYNUKAOGULLARI VE MEDINE'DEN SÜRÜLMELERI
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
sitem :: İslamiyet :: İslami Bilgiler :: Peygamberimiz (s.a.v.)-
Buraya geçin: