Sual: (Allah’ın adağa ihtiyacı yoktur. Adak adamak yanlıştır) deniyor. Dinimizde adak yok mu?
CEVAP
Dinde adak vardır. (Allah’ın adağa ihtiyacı yok) dendiği gibi, (Allah’ın namaza, oruca da ihtiyacı yoktur) diyerek bu ibadetleri kaldırmak mı gerekir?
Bekara suresinin 270. âyet-i kerimesinde mealen, (Fakire verdiğiniz sadakaları ve yaptığınız adakları, Allahü teâlâ biliyor) ve Hac suresinin 29. âyetinde mealen, (Adaklarını yerine getirsinler) buyuruldu. İnsan suresinin 7. âyetinde, (Onlar adadıklarını yerine getirirler) buyurularak iyiler övülmektedir. Bu âyet-i kerimelerde, Allahü teâlâ, yaptığınızı bilirim diyor. Adak yapanları övüyor. Adağın fakirlere nafaka olduğunu bildiriyor. Adak hakkında hadis-i şerifler:
(Yaptığı adaktan dönen, dönüp kustuğunu yiyen köpeğe benzer.) [Müslim]
(Allahü teâlâ buyurur: “Benim için birbirini seven, benim için birbirini ziyaret eden, benim için birbirine yardım eden ve benim için adaklarına sadakat gösterenleri severim.) [Taberani]
(Davete giden, Ramazan, kaza ve adak orucu değilse, [nafileyse] orucunu bozsun!) [Taberani]
(Adak kurbanının eti yenmez.) [Buhari]
(Ahir zamana doğru öyle bir topluluk gelir ki, hıyanet ederler, kendilerine güvenilmez. İstenmeden, şahitlik ederler. Adakta bulunur, yerine getirmezler.) [Buhari]
Bu hadis-i şerifler adağın dinde olduğunu göstermektedir. Adağın ikinci bir faydası daha var. O da, adak sebebiyle cimriler mallarını hayra sarf ederler. İki hadis-i şerif meali şöyledir:
(Adak, Allah’ın takdirini değiştirmez; fakat adak bazen kadere uygun olur, bu da cimrinin esirgediği malını vermesine sebep olur.) [Müslim]
(Allahü teâlâ buyuruyor ki: “Adak, takdiri değiştiremez; fakat daha önce böyle bir hayır yapmazken, nezirle cimriden bir hayır çıkmış olur.) [Buhari]
(Adak takdiri değiştirmez) demek, adak lüzumsuz demek değildir. Namaz, oruç da takdiri değiştirmez. İnsan takdirde olanı işler. (Falanca kişi adak adayacak ve o işi olacak) diye takdir edilmişse, o iş elbette olur.
Şarta bağlı olarak Evliyaya adak yapmak da, kendini günahı çok, dua etmeye yüzü yok bilerek, mübarek birini vesile edip, Allahü teâlâya yalvarmak demektir. Mesela, (Hastam iyi olursa sevabı Seyyidet Nefise hazretlerine olmak üzere, Allah için bir koyun kesmek nezrim olsun) deyince, bu dileğin kabul olduğu çok görülmüştür. Burada, Allah için koyun kesip, sevabı evliyaya bağışlanmakta, onun şefaatiyle Allahü teâlâ, hastaya şifa vermekte, kazayı, belayı gidermektedir.